Cosplayer Röportajları: Kübra “Yushi” Kazancı

sosyora

Cosplayer röportajlarına start verdik. Cosplayer röportajlarımızda ilk konuğumuz Kübra Kazancı namı diğer Yushi ile röportajımızı gerçekleştirdik.

İlk konuğumuz ise Cosplay çalışmalarıyla sevecen karakterli Yushi ile birlikte röportajımızı gerçekleştirdik. Kübra “Yushi” Kazancıya birkaç soru sorduk ve aevaplarını aldık buyursunlar.

Öncelikle bizlerle bu röportajı kabul ettiğiniz için gerçekten çok teşekkür ederiz Kübra, size birkaç sorumuz olacaktır, içtenlikle cevaplayacağınızdan hiç şüphemiz yok. Sizi yakından takip eden takipçileriniz ve sizi henüz tanımamış olan insanlar için bu röportaj gerçekten güzel reaksiyon vereceğinden şüphemiz yok. Tekrardan teşekkür ederiz. Hemen başlayalım.

Merhaba. Ben Kübra, bu camiada “Yushi” olarak bilinmekteyim. Kendi özel yaşamımda biyolog olarak mesleğimi icra etmekte, aynı zamanda da Adli Genetik alanında yüksek lisans yapmaktayım. Cosplay, çizim yapmak, fotoğraf çekmek gibi hobilerim mevcut. Ama ne yazık ki bu sene iş ve okul hayatım kaynaklı olarak bu hobilerime pek vakit ayıramıyorum. Bu durum beni birazcık üzüyor.


Eskiden bir arkadaş grubumuz vardı ve birlikte grup cosplayi yapmaya bayılıyorduk. “Famiglia COSers” adı altında bir grup kurmuştuk ve her üyenin bir takma ismi olması gerektiğine karar vermiştik. Yushi ismini Tuğba isimli bir arkadaşım oluşturmuştu. Her grup elemanı için önemli olan 3 adet şeyi sormuştu ve onların Japoncalarını birleştirerek bir nickname oluşturmuştu. Maalesef benim için o zamanlar önemli olan 3 şeyi hiç hatırlamıyorum ama içinde arkadaşlık vs vardı. 😀 Birkaç seçenek sunmuştu ve ben de Yushi’yi beğenmiştim çünkü hem sevimli, hem de çok sevdiğim bir anime karakteri olan Lucy (Japonca okunuşu Rushi) ismine benziyordu.


Bilinçli olarak 2012 yılnda Torucon isimli bir etkinliğe katılarak başlamıştım. Ondan öncesinde Cosplay Türkiye isimli bir forumda evde yaptığım cosplayimsileri paylaşıyordum. Saçımın ve gözlerimin rengini photoshop ile değiştiriyor, elimdeki kıyafetleri karakterlerin kıyafetlerine benzer hale getirmeye çalışıyordum. 😀


Cosplay benim için çok değerli ve eğlenceli bir hobi. Keşke mesleğim olabilecek bir hale getirebilseydim, şu ankindan daha mutlu olurdum muhtemelen. Ama ne yazık ki Türkiye’de bana kalırsa cosplay hobisi 2014-2016 yılları arasında altın çağını yaşadı ve sonrasında hızlı bir düşüş yaşadı ve yaşamakta. Eskiden insanlar daha çok eğleniyorlardı ve birlikteydiler. Şimdilerde bilemiyorum, etkinliklere gelen kişi sayısı bile oldukça azaldı. Cosplayden zevk alan insan neredeyse göremiyorum. Cidden üzüldüğüm bir konu bu.


Ben son 2 yılda sanırım kendi kostümlerimi tamamen kendim hazırlamaya başladım. Onun dışında satın alıyor veya diktiriyordum. İşten dolayı yine bazen vakit bulamıyor ve satın alıyorum fakat sanırım en çok zamanımı alan kostüm Tangled animasyonun’dan Rapunzel’in kostümü idi. Her parçasını dikmiş ve asla yapıştırma yapmamıştım. Çok ayrıntılı bir kostümdü, etekteki desenleri tek tek çizmek ve boyamak epey zamanımı almıştı. Ama yaparken çok eğlenmiştim.


Eh, var elbette. En zoru tabii ki de kostüm yapım aşamaları. Dikiş konusunda eğitimim falan yok, veya craft konusunda. Aslında bir çoğumuz öyle zaten. Kendimizce bir yollar bulup o kostümleri çıkartmaya çalışıyoruz. Çok sıkıntı yaşadığımız zamanlar da oluyor ama sonuçta bir çözüm bulunca gerisi hızla geliyor. Kostüm bittikten sonra yaşanılan “Bunu ben yaptım.” Hazzı paha biçilemez.

Onun dışında grup cosplay yarışmalarını çok seviyorum ben. Sahneye çıkmadan önce provalar, insanları ve sahne şovunu organize etmek cidden zor. Belki bireysel yarışmalar daha kolay olurdu, ama ben nedense oldum olası grup cosplaylerini daha çok sevdim. Ne kadar yorulsak da, zor zamanlar yaşasak da çok eğlenceli anılara da sahip oluyoruz ve sahneye çıktıktan sonra tüm sorunlar vs. unutuluyor. Bu duyguya bayılıyorum. Hep birlikte bu çok sevdiğim hobiyi gerçekleştirmek muazzam bir duygu.


Güzel bir his. Ama bazen insanlar çok geriliyorlar yanımda, hani sanırım onların gözünde ünlü bir idol falan oluyorsunuz. Konuşamamalar, titremeler falan bu tip şeyler beni geriyor aslında ben de ne yapacağımı şaşırıyorum. 😀 Ben ünlü veya çok başarılı bir cosplayer olduğumu düşünmüyorum, bu yüzden umarım insanlar biraz daha rahat olurlar bu konularda. Hepimiz aynı güzel hobiyi gerçekleştiriyoruz ve kişileri gözde ilahlaştırmanın yanlış olduğunu düşünüyorum. Birlikte fotoğraf çekilelim, cosplay yapalım ve sohbet edelim. Fazlasını düşünmeyin hiç kimse için. <3


Pek alakam olan bir platform değil. İleride de alakam olmaz muhtemelen. 😀 O nedenle pek bir şey söyleyemeyeceğim.


Şu sıralar o kadar hayat yoksunu hissediyorum ki maalesef cosplay için en büyük projem bu hobiyi gerçekleştirebilecek bir zaman bulmak. Youtube videoları çok istedim ama ne yazık ki asla zamanım ya da ekipmanım mevcut değil.


Bildiğiniz karaktelerin cosplaylerini yapın. Amacınız eğlenmek olsun, “popüler” diye bilmediğiniz ve sevmediğiniz bir karakterin cosplayini yaparsanız cosplayer değil model olursunuz.Cosplayin kostüm kısmı kadar roleplay kısmı da önemli. İkisi bir bütün. Yani model değil,  bir cosplayer olun. Eğlenin ve eski zamanlara hep birlikte dönelim.


Gintama’dan Kagura benim en çok sevdiğim karakter. Zaten birçok versiyonunun cosplayini yaptım ve yapmaya da devam edeceğim. Aklımda bir sürü başka versiyonları var, umarım zaman bulur ve yapabilirim.


İzlediğiniz/oynadığınız serilerdeki karakterlerin yerine geçip onlar gibi hissedebilmek ve giyinebilmek pek normal günlük yaşantınızda gerçekleştirebileceğiniz bir aktivite değil. Beni cezbeden bu. 1 gün de olsa o karakter olabilmek harika bir duygu.


Tabii ki de Gintama’dan Kagura. Bu asla değişmeyecek. En çok kendimi verebildiğim ve bütünleştiğim karakter diyebilirim.


Sanırım ilk Gintama grubumuzla grup cosplay yarışmasını kazandığımız Torucon etkinliği. En sevdiğim animenin sahne şovu ve çok sevdiğim insanlarla birlikte birincilik duygusunu tatmak harika hissettirmişti.
2. Olarak da ilk Comikon etkinliğini söylerdim. Çünkü yine çok sevdiğim bir anime olan Soul Eater’dan Maka Albarn karakterinin cosplayini yapmış ve şansa o etkinliğe Maka’nın seslendirme sanatçısı olan Omigawa Chiaki gelmişti. Birlikte fotoğraf çekilmiştik ve tırpanımı imzalatmıştım. Mükemmel bir anı. Bir de çok sevimli bir Japon idol grubu olan Electric Ribbon’un pek coşkulu konserini izlemiştik. Çok eğlenmiştim.


Cosplaye ilk başladığımda Japon bir cosplayer olan Kipi’yi örnek alıyordum. Çok sevimli bir cosplayerdı ve bence çok da başarılıydı. Şu sıra örnek aldığım birisi olmasa da işlerini beğendiğim çok cosplayer var. Bunların başında da Kuryu geliyor.


Ben sevimli karakterleri sevdiğimden genelde sevimli karakterlere yöneliyorum. Seviyorsam/tasarımı hoşuma gidiyorsa cosplayini yapıyorum.


Ben teşekkür ederim bu güzel sohbet için. Cosplay ile kalın!

Facebook Page Adresi

İnstagram Profil Adresi

Ne Düşünüyorsunuz?
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
Exit mobile version